Deprem tehlike haritası güncelleniyor: Yeniden değerlendirilecek!

TÜBİTAK'ın öncülüğünde gerçekleşen "Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformu" imza töreni, birçok önemli ismin katılımıyla gerçekleşti. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, AFAD Başkanı Okay Memiş, Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürü Vedat Yanık ve Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Yücel Yılmaz'ın da katıldığı bu önemli etkinlik, deprem araştırmalarının ne denli kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Diri Faylar ve Fay Segmentleri İncelemesi

Bu platformun temel amacı, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yer alan diri fayların paleosismolojik özelliklerini incelemek ve bu fayların bulunduğu alanlarda olası deprem senaryolarını belirlemek. Özellikle diri fayların geometrisinin ortaya çıkarılması, depremlerin tekrarlanma periyotlarının tespit edilmesi, son yüzey kırılmasının tarihlendirilmesi, kayma hızı verisinin elde edilmesi ve her bir depremde meydana gelebilecek tahmini en büyük deprem büyüklüklerinin belirlenmesi hedefleniyor.

Deprem Zararlarını Minimuma İndirme Hedefi

Bu proje sonucunda elde edilecek veriler, nüfus yoğunluğu olan bölgelerde, depremlerin yol açabileceği zararları en aza indirmeye yardımcı olacak. Ayrıca, kurumların veri tabanlarının geliştirilmesine de katkı sağlayacak olan bu çalışmalar, AFAD tarafından oluşturulan "Türkiye Deprem Tehlike Haritası"nın güncellenmesinde önemli bir rol oynayacak.

Bilimsel ve Teknik Verilerin Önemi

Bu araştırmalar sonucunda elde edilen bilimsel ve teknik veriler, Türkiye'de yatırım projelerinin ve yerleşim alanlarının planlanmasında, organize sanayi bölgelerinin yer seçiminde, ulaşım ve enerji nakil hatları gibi altyapı projelerinin tasarımında önemli bir rehber sağlayacak. Böylece, ülkenin deprem riskini azaltmaya yönelik daha güvenli bir gelecek inşa edilmesine katkı sağlanmış olacak.

Geniş Katılımlı Bir Proje

Bu önemli projenin altında TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nin (TÜBİTAK MAM) proje yöneticiliği bulunuyor. 14 üniversite ve MTA'nın yürütücülüğünde, 19 üniversite ve 3 kamu kurumundan 100'den fazla bilim insanı ve araştırmacı, toplam 19 iş paketiyle 2 yıl boyunca çalışmalar yürütecek. Ayrıca, projenin 150 kişilik araştırmacı ve bursiyer ekibi, lisansüstü öğrencilerin yetiştirilmesine de katkı sağlayacak.

TÜBİTAK ve AFAD İşbirliği

Bu projenin yanı sıra, afet ve acil durum yönetimi alanında bilimsel araştırma, geliştirme ve yenilik projelerinin niteliğini artırmak amacıyla TÜBİTAK ve AFAD arasında "Bilimsel Araştırma Geliştirme Yenilik ve İnsan Kaynağı Alanında İş Birliği Protokolü" de imzalandı. Bu protokol, deprem ve diğer afetlerle mücadelede bilimsel yaklaşımların geliştirilmesine önemli bir katkı sağlayacak.

İzmir Depremi Sonuçları Paylaşıldı

Ayrıca, İzmir depremi sonrasında gerçekleştirilen "Kuşadası Körfezi İçindeki Fayların Depremselliğinin ve Aktif Tektonik Özelliklerinin Yüksek Çözünürlüklü Deniz Tabanı Ölçümleri ile Belirlenmesi Projesi" de tamamlandı. Bu proje, ulusal ve uluslararası sularda Türkiye'nin ilk milli deniz araştırma projesi olarak büyük önem taşıyor. Elde edilen veriler, Kuşadası Körfezi'nde bulunan geniş fay sistemi içindeki diğer fayların da gelecekte depremler üretebileceğini gösteriyor.

Kaynak: AA