Karar doğru ancak algı yanlış oldu

Fadime ALTANHAN/Yenigün- Resmi Gazetede yayınlanan MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile devamsızlık nedeniyle sınıfta kalma ihtimali olan ortaöğretim öğrencileri yıl sonunu beklemeden Mesleki Eğitim Merkezleri’ne geçiş yapabilecek. Ayrıca geçiş yapan öğrencilere bir defaya mahsus geldikleri okullarına geri dönme imkanı tanınacak.

YATKINLIK TESPİT EDİLMEDEN OLMAZ

İzmir’deki mesleki odalarının başkanları ve yönetimleri kararın doğru ama meydana çıkan algıda bir yanlışlık olduğu görüşünü paylaştı. İzmir Ayakkabıcılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ata, “Bizim sektörde nitelikli eleman bulamamamızın kaynağı meslek liselerinden kaynaklanıyor. 4+4+4 sisteminin başlamasıyla çırak kalfa usta geleneği bir darbe yedi. Liseden sonra kimse çırak ya da kalfa olmak istemiyor. 18 yaşından sonra gençlerin bir mesleğe atılması zora sokuldu. Biz ilk okulu bitirdik mesleğe atıldık. Çalışırken gece okullarına devam ederek tahsilimizi tamamladık. Meslek liselerine ağırlık verilmesinden yanayım. Ama çocuk devamsızlık yaptı bunu mesleğe verelim denilmesi bu da bana göre yanlış yani. Meslekler öyle kolay kazanılan işler değil ki. El becerisi gerektiriyor. Akıl becerisi gerektiriyor. Herkes her mesleği yapamaz. Bunu ayakkabıcı bunu mobilyacı bunu terzi yapalım diye bir şey yok. Mesleğin kaynağı meslek liseleri olmalıdır. Hangi dalı istiyor ise vasfı hangi mesleğe uygun ise ona yönlendirilmelidir. Terzi olacak insan ayakkabı yapamaz. Ayakkabıcı eli ile terzi makine ile çalışır. Önce çocuğun yatkınlığı tespit edilmelidir. Hepsi okuyacak diye bir şey yok. Ne mühendisler var asgari ücrete iş bulamıyor. Bizim sektörde sayacı arıyoruz 8-10 bin liraya usta yok”dedi.

HER MESLEĞİN İNCELİKLERİ VAR

İzmir Elektronikçiler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Üstün, “Okumaya yüzü yok, yolda yürüyemiyor. Bugüne kadarda devamsızlık yaptı sınıfta kalacak. Bu öğrenciyi mesleki eğitim merkezine gönderelim. Bari hayatta kalsın anlayışı doğru bir yaklaşım değildir. Mesela biz en teknolojik ürünlerin imalatını ve tamiratını yapıyoruz. Matematiksel hesaplar ve formüller kullanıyoruz. Yüksek gerilim altında çalışıyoruz. Son trend teknolojiyi yakından takip ediyoruz. Öğrenci düz liseye gidemedi. Bir meslek öğrensin anlayışı bugün mesleğini layıkıyla yapan meslektaşlarımıza haksızlık olur. Bir mesleği öğrenmek isteyen, o yönde becerisi olan kişilere gerek biz gerekse okullar yardımcı olsun. Geleceğimizin teminatı gençlerimizi bugünden hep birlikte hazırlayalım. Günü kurtarmak sorunu halının altına süpürmek doğru bir yaklaşım sonuç alınacak bir yöntem olmaz” şeklinde konuştu.

ARA DEĞİL ARANAN ELEMAN

Çok sayıda sektörün nitelikli eleman sorunu yaşadığına vurgu yapan İzmir Mobilyacılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Özkoparan, “Kim nerede ne yapar ise yapsın içinde heves devamını getirecek azmi olması gerekir. Normal okulu okuyamayan evlatlarımız için mesleki eğitim hayatındaki ikinci bir şans olabilir. Ama o gencin bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekir. Bizler kendi sektörümüze nitelikli iş gücü kazandırmak için her fırsatı değerlendiriyoruz. Bunun için Mobilya Akademi’yi kurduk. Önemli kurumlarımızla protokoller imzaladık. İstediğimiz yeter ki içlerinde heves ve azim olsun. Problemli öğrencilerden eğitim kurumları kurtulsun sanayide ne hali varsa görsün gibi bir bakış açısına kimsenin sahip olması doğru bir yaklaşım olmaz. Bu konumdaki öğrencilerimizden mobilyacı olmak isteyenlere gönlümüz de kapımız da sonuna kadar açık”dedi.