Füzeciler bayram ediyor!...

İsrail- Filistin savaşı hız kesmeden devam ediyor…

Aslında bu bir savaş değil.

İsrail’in Filistin halkına uyguladığı bir katliam…

Oradan atılan füzelerle, bombalarla çocuklar, siviller, analar babalar katlediliyor.

İSRAİL’in ÇİN’e yanaşmasına, İNGİLTERE ile ticari ve ekonomik ilişkilerini çok daha geliştirmek istemesine kızan ağabeyleri ABD, ortalığı yine karıştırmış bölgeyi alev topuna döndürmüştü.

Geçen haftaki yazımda da belirttiğim üzere ABD, İSRAİL’e ders vermek istiyordu.

Başardı da…

Dersini iyi alan İsrail, “Ben yaptım sen yapma” diyerek hemen ÇİN ile ekonomik ilişkileri askıya almış, İNGİLTERE ile arasında soğuk rüzgarlar estirmeye başlamıştı.

ABD, bir taşla birkaç kuş vurmaya başlamıştı bile…

ABD için kukla olan İSRAİL, FİLİSTİN topraklarının kalan kısmını da işgal etmeye başlamıştı.

Böylece dersini alan İSRAİL, ABD'nin çıkarlarına hizmet ederek AKDENİZ üzerinde çok daha fazla egemen olmasının yolunu açmaya başlamıştı.

Bölgeye savaş ve uçak gemilerini gönderen ABD, tüm dünyaya mesaj veriyordu…

“Ayağıma dolanmayın, sonunuz kötü olur”

Ancak mesajın kendilerine de iletildiğini anlayan İNGİLTERE, İRAN, RUSYA ve ÇİN gerekli hamleleri yapmaya başlamışlardı.

Onlar da gemilerini HÜRMÜZ BOĞAZINA doğru yola çıkarmışlardı.

Çünkü ABD'nin bir sonraki hedefi SURİYE’yi de işgal ederek İRAN’ı çevrelemek ve gerekirse orayı da işgal etmekti.

Bu hamleleriyle İPEK YOLUNU kesecek, İNGİLTERE-ÇİN-İRAN üçgeninin parçalayacaktı.

RUSYA, yukarıda yalnızlaşacak, kıpırdayamayacaktı.

Bu ateşin kıyısında bulunan TÜRKİYE ise yönünü çoktan İNGİLTERE-ÇİN ve İRAN’a çevirmişti bile.

ABD bu durumdan rahatsızdı ve ilk uyarısını vererek SİHA'yı düşürdü.

Ayrıca SURİYE’nin işgal edilmesi TÜRKİYE için büyük bir tehlikeydi.

Dolayısı ile ABD, İSRAİL’e ders verirken yukarıda saydığım ülkelere de mesajları iletmişti.

Tüm dünya için savaş çanları çalmaya başlamıştı…

Gelelim bu işin bir başka boyutuna…

ABD attığı bir taş ile kuşları avlamaya devam ediyordu…

Ekonomik kriz ve durgunluk ABD için de tehlikeydi.

Dünya ekonomik durgunluğa girerse en borçlu ülke olan ABD, büyük sarsıntı geçirebilirdi…

O zaman en karlı iş olan SİLAH ÜRETİCİLİĞİNİN önünü açması gerekiyordu.

Açtı da…

Böylece bombalar, füzeler, tanklar, toplar, uçaklar aklınıza ne gelirse hızla üretilmeye ve satılmaya başlanmıştı bile…

Biz buna SAVAŞ EKONOMİSİ diyoruz.

Dünya ne zaman ekonomik durgunluğa ve krize girdiyse mutlaka ya dünya ya da büyük bölgesel savaşlar çıkmıştır.

Şimdi de öyle oluyordu.

Bombacılar, füzeciler bayram ediyordu…

Zaten bu tür durumlarda nohut leblebi gibi silah üretilir, peynir ekmek gibi satılırdı…

ABD amacına ulaşıyordu.

Bakalım bu işin sonu nereye varacaktı…

Umarım sağduyu hakim olur ve ortalık sakinleşir.

Saygılarımla