Öztürk: Çocuklar ders bittikten sonra kanalizasyon gideri kazıyor

İzmir Depremi ve 6 Şubat Depremleri sonrasında özellikle lise ve üniversite sınavına hazırlanan öğrencilere materyal ve eğitim desteği sunan İzmir merkezli Defne Eğitim ve Yaşam Derneği, yüzlerce gönüllüsüyle bölgedeki faaliyetlerine devam ediyor. Dernek üyeleri, "İzmir’de de Hatay’da da her şey yoluna girmiş gibi bir algı var. Oysa hiçbir şey değişmedi" uyarısında bulunuyor.

Defne Eğitim ve Yaşam Derneği Kurucusu Barış Aydınol, 6 Şubat Depremlerinden sonra derneğin kurumsallaştığını fakat 17 Ağustos Depremi’nden bu yana gönüllüleriyle sahada olduklarını belirterek, “Temel ihtiyaçları karşılamak için İzmir’den yola çıkan gönüllüler, 10 Şubat’tan bu yana bölgedeki faaliyetlerine devam ediyor” dedi. Aydınol, "Geçen yıl yaklaşık bin öğrenciyi, TYT ve LGS’ye hazırladık. Birçok öğrencimiz nitelikli liselere ve üniversitelere yerleşti. 8'inci ve 12'inci sınıftaki öğrencilerle ilgili öncelik sadece sınava hazırlanmaları değil çünkü ciddi bir travma yaşadılar. Gençleri yüreklendirip toplumsal duyarlılıklarını da kaybetmemelerini sağlayarak kendi ayakları üzerinde durabilecekleri durumları ve mekanizmaları hayata geçirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

UĞUR ASLAN’DAN DESTEK

İzmir’e çok sayıda depremzedenin geldiğini belirten Aydınol, "İzmir merkezimizde yaklaşık bin öğrencinin eğitim materyalleriyle buluşmasını sağlarken, dershane bünyesinde 100 kadar öğrenciye doğrudan destek veriyoruz. Bu yıl sayıyı 500'e çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.

Herhangi bir çıkar gözetmeden cinsiyet, memleket, din, dil, ırk ayrımı yapmadan hizmet verdiklerini söyleyen Aydınol, "Yargı dizisinden tanıdığımız Uğur Aslan, Cengiz Bozkurt ve Erdal Güney de en başından beri yanımızda oldu. Daha çok olmak umuduyla herkesi desteğe davet ediyoruz" dedi. Faaliyetlerinin Antakya merkezli olmak üzere tüm deprem bölgesinde sürdüğünü belirten Aydınol, "Bir anaokulumuz var. MEB ile birlikte LGS’ye hazırlık alanında çalışıyoruz. Bir terslik olmazsa Adıyaman'da da bir faaliyete başlayacağız" dedi. İzmir'e gelen depremzede öğrencileri koşulsuz şartsız kabul ettiklerini vurgulayan Aydınol, "Onun dışında İzmir'de eğitimde fırsat eşitliğinden yararlanamayan ama akademik anlamda bir şeyler yapmak isteyen gençler ve çocuklarla buradaki öğretmenleri aracılığıyla buluşuyoruz. Herhangi bir ayrım ve kriterimiz yok" diye konuştu. İzmir'den yola çıkan gönüllülerinin sınavın yapılacağı haziran ortasına kadar Hatay'da kaldıklarını belirten Aydınol, "Şu anda da oralı olan gönüllü öğretmenlerimizle okul bahçelerinde, çadırlarda, konteynerlerde ya da inşa edebildiğimiz kampüs alanlarında bu faaliyetleri devam ettiriyoruz. Ana sınıfları için İzmir'den zaman zaman masalcı, kuklacı, dramacı, psikolog arkadaşlarımızı gönderiyoruz. Derneğin eğitim süreci depremden bu yana hiç kesintiye uğramadı" dedi.

‘TRAVMALAR YENİ ORTAYA ÇIKIYOR’

Bu faaliyetleri sürdürülebilir kılmak istediklerinin altını çizen Aydınol, "Afetler konusunda da toplumu bilinçlendiren, bu konuda etkin rol oynayan bir topluluk olmaya çalışacağız. İzmir'de yakın zamanda dernek üyesi olan pek çok arkadaşımızla arama kurtarma eğitimi veren bir organizasyonumuz olacak" duyurusunda bulundu. Deprem bölgesindeki STK’larla İzmir'de düzenledikleri kampların aktif olarak devam edeceğini de ekleyen Aydınol, "Psikolog arkadaşlara bundan sonraki süreçte daha fazla iş düşüyor çünkü o travmalar yeni yeni ortaya çıkıyor. Bu konuda ciddi desteklerimiz olacak. Bölgeden elimizi çekmemeye çalışıyoruz" dedi.

‘HİÇBİR ŞEY BİTMEDİ’

Depremden sonra bölgedeki ilk faaliyetin 2000 kişiye günde 3 öğün yemek hizmeti vermek olduğunu belirten Defne Eğitim ve Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı ve Eğitim Koordinatörü Kadriye Öztürk, "Temel ihtiyaçlarla başladık, sonra eğitimin çok büyük bir ihtiyaç olduğunu gördük. Bölgede çok ciddi bir öğrenci kitlesi vardı ve bunların büyük bir kısmı sınav öğrencisiydi. İzmir’den kaynaklar gönderildi. 6 konteynerde eğitim verdik” dedi. Bu faaliyetleri tek başına dernek olarak yapmadıklarını, süreci dayanışmayla yürüttüklerini belirten Öztürk, "Henüz İzmir Depremi’nin de 6 Şubat Depremlerinin de yaraları sarılmadı. Hem Türkiye'de hem uluslararası alanda sanki depremin bütün yaraları sarılmış ve her şey dört dörtlük gidiyormuş gibi yaklaşılıyor. Daha geçen hafta İzmir Depremi’ni yaşayan bir öğrenci, ‘Hocam biz hala konteynerlarda yaşıyoruz’ dedi. Daha fazla dayanışmaya ihtiyacımız var. Samandağ'da şunu gördüm: Çocuklar ders bittikten sonra kanalizasyon gideri kazıyor. Bu çok ciddi ve üzücü bir sahneydi. Bu gençlere ses olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.