Fadime KUZU ALTANHAN / YENİGÜN - İçerdiği besin değeriyle etten bile daha yararlı olan yumurtanın her gün tüketilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlara karşın, vatandaş yumurta fiyatlarındaki artış nedeniyle yumurtanın artık lüks olduğunu belirtiyor. Yumurta üreticileri ise elektrik, yem ve işçilik maliyetlerinin artması nedeniyle yumurta fiyatlarının yükseldiğini ifade ediyor
Yüksek girdi maliyetleri nedeniyle üreticilerin yumurta fiyatlarını artırmak zorunda kaldığını söyleyen İzmir Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Dr. İsmail Kor, "Tüm işletme giderlerinde büyük bir artış var. Girdi maliyeti arttıkça doğal olarak yumurta fiyatlarında da artış yaşandı. Yumurta üretiminde en büyük girdi kalemlerinden birini yem giderleri oluşturuyor. Yemin ham maddesi olan mısır fiyatlarının yükselmesiyle bağlantılı olarak yem fiyatlarını etkileniyor. Ayrıca işletmelerin elektrik, işçilik gibi diğer giderlerinde yaşanan artışlar nedeniyle de işletme sahipleri ürünlerin fiyatlarını artırmak zorunda kalıyor" dedi.
“KAR MARJI SINIRDIRILMALI”
Fiyatların yükselmesine bağlı olarak yumurta satışlarında da düşüş yaşandığını belirten Başkan Kor, "İnsanların en temel besin maddelerinden biri olan yumurtanın fiyatlarının artması nedeniyle satışlarda da azalma oldu. Et, süt, yumurta, yağ, zeytin, peynir gibi ürünlerin kar marjı serbest piyasa koşulları denelirek yüzde 45-50'lere çıkmaması gerekiyor. Üreticiden çıkan fiyatla marketteki satış fiyatı arasında çok büyük fark var. Sadece yumurtada değil her ürün için bu geçerli. Temel besin maddelerinin kar marjına sınırlama getirilirse enflasyondan da o kadar az etkilenecektir" diye konuştu.
"VATANDAŞ FİYATA BAKIYOR"
Dar gelirli ailelerin toplam harcamalarının büyük bir bölümünü oluşturan gıda harcamaları oluşturuyor. Gıdada yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle aile ekonomilerinin bu dönemde çok daha fazla etkilendiğine değinen Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, "Asgari ücretin açlık sınırıyla denk olduğu ülkemizde çok büyük bir kesim için gıda harcamaları en fazla harcama kalemidir. Yükselen döviz fiyatları ve artan işsizlikle birlikte gıda enflasyonundaki artış vatandaşın alım gücünü büyük ölçüde azaltmakta. Bu nedenle vatandaşlar gıda alışverişinde öncelikli olarak fiyat kriterini baz alıyor, yani hangi ürün daha ucuzsa o ürüne yöneliyor. Buna bağlı olarak her geçen gün yumurta fiyatları nedeniyle insanlar kahvaltıların vazgeçilmesi temel besin maddelerinden biri olan yumurtayı ikinci plana atmak durumunda kalıyor" dedi.
Türkiye'de asıl önemli olan noktanın işin sosyoekonomik boyutu olduğunu söyleyen Toprak, "Bu noktada da asgari ücret, açlık sınırı, gıda enflasyonu ve alım gücü gibi kavramlar devreye giriyor. Yurttaşlar indirim günlerini takip edip hangi ürün nerede daha uygun fiyatlı diye araştırıyor. Halk ekmeklerin önünde uzun kuyruklarda çoğu zaman vatandaşlar saatlerce bekliyor. Çünkü 5 kuruş dahi hane bütçesi için oldukça önemli. Bu nedenle insanlar ürünün kalitesinden ziyade fiyatına bakarak alışveriş yapıyor" açıklamalarında bulundu.
"ETİKETLİ ÜRÜNLER TERCİH EDİLMELİ"
Vatandaşların bir ürünü alırken paketli ve ambalajlı olmasına dikkat etmeleri gerektiğini söyleyen Toprak, gıda güvenliği tartışmalarının yaşandığı günümüzde gıda zehirlenmeleri ve taklit/tağşiş haberleri ile karşılaştıklarına dikkat çekerek, "Fiyatı uygun diye ambalajsız ürünlere itibar edilmemeli. Bunların yerine ambalajlı, etiketlerinde Tarım ve Orman Bakanlığınca verilen kayıt veya onay numarasının olduğu ürünler satın alınmalı" diye konuştu.
“ÖNEMLİ BİR PROTEİN KAYNAĞI”
Yumurtanın birçok toplum tarafından kutsal bir besin olarak tanımlandığını dile getiren Beslenme Uzmanı A. Pelda Başak, Türk toplumunda da tartışmalı görüşlere rağmen önemli bir besin olarak kabul edildiğini söyledi. Başak, “Eski çağlarda yumurtayı genellikle erkek çocuklarına yedirirlerdi. Bunun sebebi de erkek çocuğun ailenin gelecekte geçimini sağlayacak birey olarak güçlü olmalarını istemeleriydi” dedi. Çalışan tüm hücrelerin temelini oluşturan protein için yumurtanın önemli bir besin kaynağı olarak değerlendirildiğini belirten Başak, “Yumurta proteini örnek protein kabul edilir ve diğer besinlerin proteinleri buna göre yorumlanır. Bunun sebebi de yumurta proteininin insan organizmasının protein örüntüsü ile aynı olmasıdır. Bir yumurta tükettiğimizde 6-7 g protein sırasıyla sindirim/emilim/metabolizma aşamalarında hiç kayba uğramadan beden proteinine dönüşür” diye konuştu.
“YUMURTAYA ERİŞİM ZORLAŞTI”
Yumurtanın protein değeri olarak yaklaşık 35-40 gram ete eşit değerde olduğunu dile getiren Başak, “Eskiden fiyat açısından değerlendirildiğinde insanların biyoyararlılığı yüksek protein içiren yumurtaya erişimi daha kolaydı. Şimdi ise bu durum tartışılır. Altın yumurtlayan tavuk tabiri şu an ki ekonomik tablo için oldukça uygun hale geldi. Yumurtanın ete göre iki temel üstünlüğü var diyebiliriz. Bunlardan bir tanesi A vitamini içermesi bir diğeri de içinde bulunan yağın doymamış yağ olmasıdır. Ette A vitamini yok denecek miktardadır. Diğer üstünlüğü ele alacak olursak lesitin denilen bir öğeyi içermesidir. Ette lesitin bulunmaz. Lesitin sinir sistemimizin çalışması için önemlidir. Lesitinin karaciğer koruyucu sınıfında yer aldığını da eklemek gerekir” açıklamalarında bulundu.
“GÜNDE BİR YUMURTA TÜKETİLMELİ”
Yumurta alerjisi ve özel bir beslenme tedavisi almak durumunda olmayan her bireyin günde bir yumurta tüketmesi gerektiğini ifade eden Başak, “Bebeklerde 6. ay itibariyle yani ek gıdaya geçtiği dönemde kademeli olarak artırılarak yumurta sarısı verilmeye başlanır. 8. ve 9. aylarda ise tam yumurta azar azar artırılarak verilmeye başlanır. Bebeklerin gelişimi içinde ek gıdaya geçişte kullanılan ilk besinlerden birinin yumurta olması besin olarak ne kadar önemli olduğunu da bizlere gösteriyor” dedi.
İNSANLARIN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ
Köylerden ve kendi tavuklarından topladığı yumurtaları pazarda satarak geçimini sağlayan Murat Başar, "Ben uzun yıllardır bu işi yapıyorum. Köydeki yakınlarımdan topladığım yumurtaları satıyorum. Yumurta fiyatlarına gelen zamlar nedeniyle marketlerde endüstriyel yumurtanın fiyatı 2 lira oldu. Bu nedenle köylülerde yumurtalarını daha yüksek fiyattan satmak istiyor. Endüstriyel yumurtalar 2 liradan satılırken gezen tavuk yumurtalarının daha yüksek fiyattan satılması gerektiğini düşünüyorlar. Ben tek sarılı yumurtaları 1 buçuk liradan çift sarılıları 2 liradan satıyorum. Yine de markette satılan yumurtalara göre daha uyguna geliyor" dedi. Zamlardan dolayı insanların alım gücünün düştüğünü söyleyen Başar, "İnsanların geçim sıkıntısı var. Bu yüzden de daha az yumurta almaya başladılar. Kolisi 45 liralara kadar yükselince üzerine biraz daha koyup et alırım diye düşünüyorlar. Yumurta en ucuz besin maddelerinden biriyken şu anda lüks oldu. İnsanların alım gücü düştü" diye konuştu.
YUMURTA TÜKETMEK LÜKS OLDU
Bingüzel Taş, "Çocuklarımın sağlığı ve gelişimi için her gün yumurta yemesi gerekiyor. Bundan bir kaç ay öncesine kadar 13 lira olan yumurtanın kolisi şu anda 40 liraları buldu. Eve tek maaş giriyor ve bir koli yumurta en fazla 10 gün gidiyor. En temel besin gıdalarından biri olan yumurta bile bizim için lüks oldu" açıklamalarında bulundu.
Ayşe Mercan ise, "Eskiden kahvaltıların olmazsa olmazı yumurtaydı. Şimdi ise sadece çocuklarımız için yumurta alıyoruz. Aldığımız bir koli yumurta 15 gün gitmiyor. Bu yüzden biz yemeyelim çocuklarımız yesin diye düşünüyoruz. İnsanların alım gücü oldukça düştü. Bütün aldığımız ürünlerin fiyatı 2-3 katına çıktı. Hal böyle olunca da bazı ürünlerden vazgeçmek zorunda kaldık" dedi.
Yorum yazarak Gazete Yenigün Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Yenigün hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Yenigün editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Yenigün değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gazete Yenigün Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Yenigün hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Yenigün editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Yenigün değil haberi geçen ajanstır.