Ruh hallerimiz değişik, millet olarak türlü rollerden rol beğeniyoruz...
Kısaca türlü türlüyüz...
Karanlık yerde sıkışıp kalan kişilikler hızla yayılır oldu sevgili ülkemde...
3. sayfa haberleri gırla...
Akıl sağlığını korumak gerçekten kolay değil!…
*
Hayata pembe gözlükle bakın demiyorum ama bu kadar da negatiflerle çevrili bir millet de olmayın diyorum...
Neden mi bunları yazdım...
Kime sorsam şikâyet şikâyet...
Merhaba de hemen eleştiri yağmuruna tutulursun...
Selam verdin mi yandın artık...
Secereni dökerler...
Komşuluk mu?
Vallaha unuttum...
*
Bardağı boş ya da dolu tarafından görün…
Veya bu şekilde görmeye çalışın…
Sadece hayata bakışınız değil bunun yanı sıra uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmenizin de sırrı burada yatıyor aslında…
Ve stres…
Ne yazık ki almış başını gidiyor.
Ülkemin en güzel ve en modern şehrinde yaşamamıza rağmen mutsuz insanlar her sabah ve akşam her yerde...
Gülen ve selam veren bir surat görmemekten artık sıkıldım...
Siz sıkılmadınız mı?
*
Vücudun hormon dengesi mi bozuluyor?
Pozitif bakanlar hayata kötümser mi bakmaya başladı bilmem ama uzun ve sağlıklı yaşamın sırrı artık sır olmakla meşgul...
Elbette ki ruh halimiz her zaman pozitif olamaz...
Bunun için öncelikle hormonlarımızın güzel çalışması şart...
Ülkenin ve insanlarının bu derece stresli olduğu bir ortamda hormon mu kalır yerinde sağlam...
Kısaca mutluluk, heyecan gibi pek çok duyguyu unutmayalım istiyorum...
*
ABD’de Pittsburg Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmaya göre; pozitif ve iyimser bir yapının yaşamın sıkıntıları ve stresle mücadelede kişiye yardımının yanı sıra, sağlıklı ve uzun yaşamın kapılarını da araladığını ortaya çıktı.
Kötümserlerin kalp krizinden ölme riski, iyimserlere oranla yüzde 30...
Ciddi bir rakam...
Kansere yakalanma riski, yüzde 23...Ve daha da artacak...
Yüksek tansiyon ve şeker hastalıklarına yakalanma riski ise çok çok fazla…
Şimdi düşünme zamanı...
İnsanlığımızı...
İnsanca yaşamayı...
Merhametimizi...
Şevkatimizi ve sevgimizi düşünme zamanı...
Ve uygulama zamanı...
He an sevgiyi saçma zamanı...
Beklentisiz, karşılıksız...
*
Dip notlar;
Negatifliğinizin üstesinden nasıl geliriz?
Düşündünüz mü hiç?
Neler yapabiliriz?
Nasıl ruhumuzu kazanabiliriz?
İlk yapılacak, öncelikli olan kural sevgiyi bulun ve verin. Sadece almayın, onu dağıtın da. Böylelikle daha güçlü olursunuz...
Şevkati sunun sevdiklerinize. Affedici olun. Bu sayede yükünüz azalır...
Paylaşın...
Hayat paylaştıkça size artarak geri gelecektir...
Serotonin mutluluk hormonunuzu yükseltin…
Serotonin hormonu azlığı stres yaratır.
Dopamin hormonu düzeyini yükseltmek için spor yapın, sağlıklı seks hayatınız olsun...
Omega 3 yağ asitleri, dopamin üretimini arttırır. Yağlı deniz balığı veya fındık, fıstık yemeniz de dopamin hormonunu yükseltir.
Akşamları erken uyuyun. Çünkü dopamin gece yarısından iki saat önceki dönemde en yüksek düzeyde olur…
Sigara ve alkol kullanımı da kısıtlayın zira kötümserliği tetikliyor ve bireyin sağlıklı düşünmesini engelliyor.
Stres ve huzursuzlukdan mutlaka uzak durun…
Tüm olumsuz davranışları hayatınızdan silin.
Negatif davranışlardan uzak durun...
Negatifliği silmek için gerekirse çevrenizi değiştirin…
İletişimi bitirdik, kolyelerden medet umuyoruz...
Ünlülerin son trendlerinden biri bildiğiniz gibi jinsei kolyesiydi bir zamanlar. Hala takanda var...
Bir dönem çılgınlık boyutuna varan ‘Jinsei’ kolyesi sosyeteyi sarmıştı…
Halkımızda tabi bundan etkilendi...
250-300 Tl2ye varan fiyatlarla alındı. Satışlar hızlandı...
Cinsellik başta olmak üzere her yönden performansı artıran vücudu enerjiyle doldurduğuna inanılan jinsei kolyesi her gün artan trendi ile sanatçıların ve sosyetenin boynundan çıkmaz olmuştu...
Son trend kolye, kolyelerin efendisi olarak anılıyor…
Hayata denge, zindelik ve huzur getirmek için tasarlanmış koruyucu bir enerji sistemi olan Jinsei kolyesinin kullanımı daha da artacak gibi görünüyor…
Küçük bir not verelim...
Japonca ‘hayat enerjisi’ anlamına gelen Jinsei kolyelerinin, ‘nano titreşim’ yaratarak, bedene enerji verdiği ve bu sayede de hücrelerin yenilendiği iddia ediliyor…
‘Jinsei' adlı kolyenin başta cinsellik olmak üzere, takan kişinin her yönden performansını artırdığı, direnci arttırdığı iddia edilirken, enerji ile dolan beden motivasyonu arttırıyormuş...
Bu titanyun kolyeyi takanların birleştiği nokta ise, taktıkları günden bu yana pozitif enerji ile dolarak motivasyonlarının arttığı yönünde…
Bu titanyum mistik kolye sayesinde kolye kardeşlikleri doğdu .
Doğdu da ne sosyetede kavga bitti ne de sanat dünyasında...
Asıl eksiklik ruhta yaşanıyorken, kolye size o ruhu kazandıramaz...
Merhameti taşımazsanız, şevkati, sevgiyi sunmazsanız, paylaşımcı olmazsanız ve bunu ruhunuza yansıtmazsanız nasıl olacak pozitiflik?
Sadece dışsal ve maddesel etkilerlemi...
Bizler iletişimi bitirdik... Arkadaşlığı, dostluğu ve sevmeyi bitirdik medetler başka yönde...
Bir kolye iner trendlikten başka bir madde maneviyatın yerini alır...
Alıcı bol olduktan sonra.
‘1 Ekim’den sonra ilaç alacaklar dikkat!
188 Yerli ilaç taban fiyat uygulamasından etkilenecek...
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) yaptığı değişiklikler 1 Ekim’de hayata geçiyor sevgili okurlar...
Bu ne demek?
Bu yeni fiyat hesaplaması demek... 1 Ekim itibariyle 13 etkin maddenin toplam 15 eşdeğer grubunda ‘Taban birim fiyat uygulaması’demek...
Bu vatandaşın 1 Ekim’den itibaren bazı ilaçlara iki kata varan oranda fazla katkı payı ödemesi demek...
Bu SGK’nın yılda yaklaşık 400 milyon TL kar sağlaması demek...
Bu vatandaşın cebinden çıkacak para demek...
Bu mide, kalp, tansiyon gibi ilaçlara ödenecek katkı payının iki kat artması demek...
Kısaca, ilaç fiyatları için ödenecek fark artıyor...
Hatta bazı ilaçların fiyatları iki katına çıkıyor...
Fıkra;
Temel, Dursun'un evi önünde bağırmaktadır:
-"Ula Tursun evde misun?"
Dursun:
-"Evde değülum da!"
Temel:
-"Ula Tursun kapida bir çift çizme var!"
Dursun:
-"Olabilür benim uç çift çizmem var!"
Günün sözü;
“En kötü yalnızlık, kendinle barışık olmamaktır. ” Mark Twain
Yorum yazarak Gazete Yenigün Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Yenigün hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Yenigün editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Yenigün değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gazete Yenigün Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Yenigün hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Yenigün editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Yenigün değil haberi geçen ajanstır.